Borçlar Hukuku

Borçlar Hukuku, bireyler ve tüzel kişiler arasındaki borç ilişkilerini düzenleyen hukuk dalıdır. Taraflar arasında borç ilişkisi doğuran her türlü hukuki işlem, Borçlar Hukuku’nun kapsamına girmektedir. Bu alan, borçların nasıl doğduğu, nasıl ifa edileceği ve ne şekilde sona ereceği gibi temel konuları içerir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, bu alandaki temel düzenlemeleri içerir. 818 sayılı eski Borçlar Kanunu’nun yerini alarak, 2011 yılında yürürlüğe girmiştir.

Türk Borçlar Kanunu, Türk Medeni Kanunu’nun beşinci kitabı olarak kabul edilir ve Medeni Kanun’da yer alan hükümlerle birlikte uygulanır. Bu durum, borç ilişkilerinde Medeni Kanun’un da geçerli olduğu anlamına gelir. Kişiler arası borç ilişkilerinde kanun, kişilerin birbirleriyle her türlü sözleşmeyi yapabilmelerini sağlayan geniş bir özgürlük sunar. Ancak bu özgürlük, hukuki düzenlemelerle sınırlıdır.

Borç İlişkilerinin Doğması ve Hükümleri
Borçlar Hukuku, temel olarak iki ana bölümden oluşur: Genel Hükümler ve Özel Hükümler. Genel hükümler, borçların nasıl ve hangi koşullarda doğduğu, borcun ödenmemesi durumunda uygulanacak yaptırımlar gibi konuları düzenler. Borç ilişkileri, taraflar arasındaki uygun irade beyanı ile (sözleşme) kurulabileceği gibi, haksız fiil sonucunda da ortaya çıkabilir. Örneğin, bir trafik kazası sonucunda zarar gören tarafın tazminat talep etme hakkı doğabilir. Aynı şekilde, sebepsiz zenginleşme durumlarında da borç ilişkisi oluşabilir.

Sözleşme Türleri ve Özel Hükümler
Kanun tarafından düzenlenen sözleşme türleri, borç ilişkilerini daha detaylı bir şekilde inceler. Bu sözleşmeler şu başlıklar altında sınıflandırılabilir:

Mülkiyet devrine ilişkin sözleşmeler: Satım, bağış ve trampa sözleşmeleri.
Kullandırma ve yararlandırma sözleşmeleri: Kira, kullanım ödüncü, tüketim ödüncü.
İş görme sözleşmeleri: Vekalet, hizmet, komisyonculuk sözleşmeleri.
Saklama amacı güden sözleşmeler: Vedia, ardiye sözleşmeleri.
Güvence sağlayan sözleşmeler: Kefalet sözleşmesi.
Sonuçları talih ve tesadüfe bağlı sözleşmeler: Kumar, bahis ve ölünceye kadar bakma sözleşmeleri.
Ortaklık sözleşmeleri: Adi ortaklık sözleşmeleri.
Sözleşme serbestisinin kanun tarafından tanınması, tarafların kanunda yer almayan pek çok yeni sözleşme türü oluşturabilmesine olanak tanır.

Borçlar Hukukuna Bakan Mahkemeler
Borçlar hukukuyla ilgili davalar, genellikle asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemelerinde görülmektedir. Bununla birlikte, ticaret hukuku veya tüketici hukuku kapsamında yer alan davalar, ticaret mahkemesi, tüketici mahkemesi gibi farklı mahkemelerde de işlenebilir.

Haksız Fiil ve Sebepsiz Zenginleşme
Haksız fiil sonucunda bir zarara uğrayan kişi, karşı taraftan tazminat talep etme hakkına sahiptir. Örneğin, iş kazaları veya trafik kazalarından doğan zararlar bu kapsamda değerlendirilebilir. Sebepsiz zenginleşme ise, hukuki bir dayanağı olmaksızın bir tarafın diğerine karşı zenginleştiği durumlardır. Bu gibi durumlarda, zenginleşen tarafın diğer tarafa iade borcu doğar.

Borç Davalarında Uzmanlık ve Avukat Aysun Öztürk’ün Hizmetleri
Borçlar Hukuku kapsamındaki davaların çözümünde uzmanlık büyük önem taşır. Sözleşmelerin hazırlanması, yorumlanması ve sözleşmeden doğan alacakların tahsil edilmesi profesyonel bilgi ve tecrübe gerektiren alanlardır. Avukat Aysun Öztürk, Diyarbakır’da bu konuda uzman avukatları ile müvekkillerine en iyi hizmeti sunmaktadır. Özellikle borç ve alacak davalarında, doğru hukuki stratejilerle müvekkillerinin haklarını korumaktadır.